27 Mayıs 2011 Cuma

Taş olun

“Ben yokum.
Beni, Üniversiteli yedek subayı,
Kore'de harcadınız, Adnan Bey.
Elleriniz itti beni ölüme,
vıcık vıcık terli, tombul elleriniz.
Gözleriniz şöyle bir baktı arkamdan
ve ben al kan içinde ölürken
çığlığımı duymamanız için
kaçırdı sizi bacaklarınız arabanıza bindirip.”

(Nâzım Hikmet)


Tarih 27 Mayıs 2011 yine Tayyip kliği Menderes üzerinden demokrasi masalları anlatıyor, 12 Haziran seçimlerine giderken ülke. Gerçi işi o, iyi bir hatip diye tanımlıyorlar ya aslında alakası yok, prompter (yani şu beyefendi hafızın sağına ve soluna koydukları camda akan yazılar bozulduğunda) dut yemiş bülbüle dönüyor bizimkisi. Gördük… Güya su gibi konuşuyor bizimkisi. Oysa yıllardır söylerim Erdoğan kültürsüz-bencil-cahil ve faşisttin biridir. Tanrı’dan mıdır(?) promptere şükür o cihaz az çok beni doğruladı.Dedik ya bu ülkede her kim anılırsa o her anmada - her yıldönümlerinde öne çıkar, o kişilerden dem vurur. Bir gün Özalcıdır, diğer gün Menderesçi bir diğer gün Mevlanacıdır. “Referansım İslam, Elhamdülillah şeriatçıyım” diyor ama diğer gün “hedefe varmak için papaz elbisesi bile giyerim” diyor.
***
Bu yüzdendir ki heykeller yıkılıyor, sanatın içine ediliyor, Manisa’da AKP il teşkilatı (onlar teşkilat diyor) Bülent Arınç’ı bu dönemde (2011- 12 Haziran seçimlerinde) aday göstermemesi için genel merkezine baskı gösteriyor, Arınç Bursa’dan aday oluyor. O da cinselliğe-sekse-pornoya kafayı takıyor. Manisalılar istemeyince o da kendini sekse veriyor, bununla meşgul oluyor. Boynerlerle sanki başka bir sorun yokmuş gibi karşılıklı porno üzerinden salvolar yapıyorlar, sanki birbirilerine kur yaparmış gibi. (Parantez: TÜSİAD’ını da Boyner’ini de sevmem, aslında hokkalı o. çocuklarıdırlar ve hiç bir işverene güvenmem, güvenmiyorum) ama seksle kafayı bozmuş Arınç’a ve türevlerine söylemek ve hatırlatmak gerekir, dünya cinsellik üzerine kurulmamıştır evet ama sekste, cinsellikte hayatın olmazsa olmazı ve gerçekliğidir. Tıpkı su ve yemek gibi, bu yüzden geri zekalılaşmanın bi anlamı yok.. Aptal aptal konuşmanın ve demeç vermenin de. Bakın Manisa’da mesir macunu dağıtılsın, 600 kişinin en önünde Bülent Arınç’ı görürsünüz.
***
Neyse konu Erdoğan’dı…

Öyle ki kendini eleştirenlere çemkiriyor, burnundan soluyor… Kızıyor, hakaret ediyor, küfür edecek ama kendini zor tutuyor. İntikam duyguları tembelce bir hırs içinde yas oyunu oynuyor.

Bizimkisine göre gazeteciler darbe planlıyormuş merak ediyorum günlük hayatlarını planlayabiliyorlar mı ki darbe planlasınlar? Neymiş “hükümet aleyhine yayın yaparak kaos ortamı yaratmak ve darbeye zemin hazırlamak”, kim diyor bunu bay Erdoğan kliği!

Diyor ya; “Bizim iktidarımız döneminde gazetecilikten alınan mı oldu, bunlar gazetecilikten alınmadı?”

Allah! Allah, bak sen! Hükümet aleyhine yayın yapılınca kaos ortamı mı oluşuyormuş? Bu olay daha öncede yok muydu, AKP’ye ve Erdoğan efendiye gelinceye kadar görev yapan hükümetler aleyhine hiç yayın yapılmamış mı? O hükümetler aleyhine yayın yapıldığı için mi 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri olmuş? Dünyadaki diğer hükümetler aleyhinde (Almanya’da, İngiltere’de, İtalya’da, Fransa’da, Rusya ve İspanya’da) yayın yapılmıyor mu?

1955 yılında, Menderes'te döneminde ‘ileri demokrasi’ye geçeyim derken Abdülhamit döneminin içine düşmüştü…‎ Bugünün Valileri gibi AKP adına seçimlerde rüşvet dağıtanlar gibi İzmir Valisi de bu işleri yapıyordu, öyle ki İsmet İnönü mü ne İzmir’e geldiği gün 2 Mayıs 1959 yılında da DP’lilere; “yakın, yıkın burası komünistlerindir -gazete ve matbaalar kastediliyor.- Yakılır, yıkılır. Zarar o gün parasıyla 129 bin liradır. ‎27 Mayıs İhtilali’nde bütün bunların hesabı da Menderes’ten, Yassıada Mahkemesi’nde sorulur. 1955 yılına kadar DP’ni ateşli bir şekilde destekleyen dönemin Vatan Gazetesi yazarı A. Emin Yalman, 27 Mayıs’ta dayanamayıp aynen şöyle der: ‘Allah’ın bugünü de varmış!’ Ne diyelim, darısı basın özgürlüğünden söz edipte AKP’nin kıçında demokrasi sondajı yapan diğer gazeteciklerinin ve mevcut iktidarımızın başına…

Demokrasi işte böyle bi’şeydir…

Demokrasinin gereği olsa gerek bir taştan tahrik olup, Kars’ta yıktıkları heykel gibi taş olurlar umarım.

Taş olun!

Hiç yorum yok: